29 Mart 2013 Cuma

Bloglovin'

Nedir ne değildir, hiç bilmiyorum ama bildiğim tek şey, google reader artık olmayacakmış. Ben ne zamandır blogları kendi blogroll’umdan takip ediyordum ama telefondan Ipad’den yine pek kolay olmuyordu.

Bu google reader haberi çıktığından beri görüyorum, herkesler bloglovin’ olayından bahsediyor. Uygulamasını indirdim, epeydir oradan okuyorum blogları. Süper bir icat. Bundan sonra kanımca google reader’dan okuyanlar bloglovin’ üzerinden takibe devam edecek.
Blogun varsa, claim etmen gerekiyor kendini ve blogunu kaydediyorlar, sonra da yeni takipçilerin için sana banner öneriyorlar. Ben bu memesi + işaretli ablayı beğendim. Memesine denk getiremeseniz de tıklayınca bu blogu bloglovin’ üzerinden takibe alabiliyorsunuz.

Baykuşlu çocuk kitapları

Nasıl atlamışım hayret ntvmsnbc.com'da bu haftaki kitaplar baykuşlu:)

Feridun Oral'ın Kırmızı kanatlı baykuş ve Martin Waddell'in Yavru Baykuşlar kitaplarını merak edenler BURAYA TIK :)

Bol okumalı bir hafta sonu tatili olsun...

28 Mart 2013 Perşembe

Tespitim geldi Vol.4 : trafik

Kadın şoförlerin trafikte yol vermemesi gibi bir kaide mi var? Çok pis cinsiyet ayrımcılığı yaparım, bu konuda affım yok. Kadın şoförler yol verince özgüvenleri mi sarsılıyor ne oluyor bilmiyorum ama kaza yapmacasına inatçılar.

Sadece o da değil. Kazaya da tahammülsüzler. Geçen bir arabaya sürttüm yolda giderken. Şoför erkek, özür diledim akşam akşam iş çıktı filan diyorum. Adam anlayışlı, "olur hocam ya sıkma canını" diyor, yanındaki kadın başladı çemkirmeye, yok araba yeniymiş yok dikkat edeymişim. Muayyen günü müdür nedir, muhattap almadım ablayı.

27 Mart 2013 Çarşamba

4 aylıkken ne ise 4 yaşında da o!

Oğlum diye demiyorum, bazen çok pislik olabiliyor.

Annesinden duyduğuma göre muhterem kocam pek masum bir çocukmuş, yaramazlıkları sıradan erkek çocuk hareketliliği sınırları içinde kalırmış. Geriye ben ve prenses ablamdan sonra annemlerin hayatını kabusa çeviren çocukluğum kalıyoruz. Ve hayır, katiyen çocuğumda görmeyi hayal ettiğim bir özellik değil, övünmece sevinmece yok. Bir sakarlığımı almış bir de hinliğimi.

Halbuki muhteşem güzelliğimi alaymış iyiymiş :P

26 Mart 2013 Salı

Sakar Cadı Vini öğretici değil mi? Hadi canım!

Rengin, kıyafetin kızı erkeği olmadığı gibi kitapların, karakterlerin de olmaz. Nitekim sevimli-sevimsiz, iyi-kötü hemen her türden "cadı" karakterinin de kız çocuklarına hitap etmesi gerekmiyor. Julia Donaldson'ın "Süpürgede yer var mı" adlı kitabını eve getirirken, çocukluğumdan kalma alışkanlıkla "cadı kitabı şimdi bu, bizim oğlan sever mi" diye tereddüt etmiştim, inkar edecek değilim. Lakin öle bayıla, yalana yalana okundu, süpürgede oğlan çocuklarına da yer bulundu.

Bu gazla Sakar Cadı Vini ile tanıştık.

25 Mart 2013 Pazartesi

Uçan balon kaçan balon

Cumartesi bir doğum günü partisine davetliydik. Allahtan Mert Kaan bir yaşına girdi de anasıyla babasını görebildim, hastalıktı, oydu buydu derken aylar olmuş görüşmeyeli, göresim gelmiş. Gül, parti için balonlar şişirtmiş, uçan balonlar. Arca tabii ki çıldırdı, hatta Gül istediği kadarını eve götürebileceğini söylediğinde çocuk kalbinin daha hızlı attığına kalıbımı basarım.

Siz yoksa bebeklere kitap okunmaz mı sanıyorsunuz? 0-12 ay kitapönerileri

"Bebeğe kitap okunur mu?"

Var ya öyle güzel okunur ki... Hayır biz çokça okuduk oradan biliyorum.

Eğer Arca, yenidoğan iken kitap almayı akıl edeydik, kesinlikle siyah-beyaz kumaş kitaplardan edinirdik. Çünkü yeni doğanlar pastel renkleri ayırt edemezler. Onlara kontrast renkler, özellikle de siyah-beyaz kitapların sunulması gerekir. Ben demiyorum, uzmanlar diyor. Oyuncakçılarda ve kitapçılarda Fisher Price ve Tiny Love gibi markaların yeni doğan siyah beyaz kumaş kitaplarından bulmak mümkün.

Biz de çok geç kalmış sayılmayız. Bu kitap işine aydığımızda Arca dört aylıktı.

22 Mart 2013 Cuma

Günün çorbasından dev hizmet : Zihni sinir proceler

Bu postu okuyup da elimi eteğimi öpmeyenin alnını karışlarım!

Böyle dev hizmeti sana öz anan vermez şerefsizim.

Varan 1 : Ne idüğü belirsiz Ipad klavyesinin Türkçe karakter şeysi.

21 Mart 2013 Perşembe

Ev Canavarları… Arca gözüyle…

Nerede okuduğumu hatırlamıyorum, ama kendime çeki düzen vermemi sağlayan bir bölüm hatırlıyorum. Çocuklar için bizler kocaman varlıklarız aslında ve sesimizi yükseltip sinirlendiğimizde onların gözünde birer canavara dönüşüyoruz. Kanım dondu yeminle. Zira asabiyetimi yüksek desibelden ses ile icra etmek gibi kötü bir huyum var.

20 Mart 2013 Çarşamba

Bezsiz Bebek

18 ay geç mi? Katiyen!

Facebook’ta benim de üyesi olduğum Bezsiz bebek grubu gün geçtikçe daha çok ilgi görüyor, güzel paylaşımlar oluyor. Şimdiye kadar pek anlatmamış olsam da Arca da aslında bir “bezsiz bebek” ve onun da bir hikayesi var.

Bezsiz bebek kitabı ile Arca on dört aylıkken tanışmıştım. Bebekliğinden itibaren belli bir yerde (ana kucağı) ve belli bir saatte (sabah) mıçan bir bebem olunca ahanda tamam demiştim ben bu işi kotarırım.

19 Mart 2013 Salı

Dumur diyalog #97

NA ile oyun oynarken;
NA: arcacım ben bir nescafe içeyim, hazırlayıp geliyorum
A: Bulursan içersin
..........

18 Mart 2013 Pazartesi

Sakar cadı vini yazısı çıktı sıcak sıcak:)

Sakar cadı Vini öğretici değildir mi?
Hadi canım bal gibi de öğretir:)

Ntvmsnbc.com'da yeni yazı : http://www.ntvmsnbc.com/id/25429513/


BBOM (Başka Bir Okul Mümkün): Mümkün mü sahiden?

Yo hayır dudak bükerek sormuyorum. Daha çok nasıl derler?

Şimdi bizim Arca'ya tamamen benim tembelliğimden pek az banyo yaptırıyoruz ve Arca'nın da arabalardan sonra en sevdiği şey su ya... ben Arca'ya pek nadiren "banyo yapacaksın" dediğimde o sevinçle karışık bir inanmazlık yerleşiyor ışıldayan gözlerine... Hah işte benimkisi o hesap!

BBOM toplantısına giderken inanmazlığın silinip yerini sadece sevince bıraktığı bir duygu yaşamayı ümit ettim.

15 Mart 2013 Cuma

Annelikte son trend

İş görüşmelerinde sorulan en klişe soru “en sevmediğiniz yönünüz nedir?” ise, daha klişesi “mükemmeliyetçiliğim!” cevabıdır.

Hadi biraz gerçekçi olalım. Devir mükemmeliyetçilerin devri değil artık. İş görüşmelerini bilemem ama annelik mevzu bahis olduğunda “mükemmeliyetçiler” fena halde dışlanıyorlar, benden söylemesi. “Çocuğum mükemmel bir birey olsun” demeyi bırak, “bebem büyüyünce bilmem ne olsun, bilmem ne başarısına imza atsın” diye aklından geçiriyorsan, hayal kurmaya yelteniyorsan banal ve de avamsın.

Şimdi trend “anti mükemmeliyetçilik”.

“Ne alaka?” deme, izahatlarımı dinle.

14 Mart 2013 Perşembe

Kutu oyunları

Arca'nın oyundan oyuncaktan anladığı "araba"! Benim gibi arabayı kullanmakta bile beceriksiz bir kadına reva mı bu! Bir de her gün otobanıydı şehir içiydi derken 60 km yol yapıyorum. Hala da mallıkta üstüme yok. Benim kadar araba kullanan kadını erkeği herhangi bir cinsten insan evladı şimdiye TIR tepesinde uzun yol şoförü olmuştu şerefsizim!

İş oyun oynamaya gelince hop arabalar çıkıyor ortaya. Iyyyy gıcık oluyorum, ve itiraf ediyorum o küçük ayakları pedallara yetişse benden iyi kullanır arabayı.

13 Mart 2013 Çarşamba

Evliliği kurtarmanın yolları

Analar bacılar hey hooop yanaşın bakayım yamacıma, evliliğinizi kurtarmanın yollarını anlatacağım. Sonra ben görmedimdi, yok bir daha anlat, yok ben kaçırmışım demek yok. Yazıyorum sonra zilyon tane mecrada paylaşıyorum, görmediysen sosyal medya takipçisiyim filan deme, ağzıyla bırakır başka tarafıyla gülerler adama!

Konu mühim, konu hassas.

Yılların törpülediği bir evlilik hayatın mı var bacım?
Kocam bana eskisi gibi ilgi göstermiyor diyor, acı acı yakınıyor musun?
Kıyamam, ortak yanınız kalmadı mı yoksa?

Gel yamacıma.

12 Mart 2013 Salı

Annelik çok boktan bir şey!

Neşeyle eve geliyorsun, ne zamandır beklediğin bir şeylerin ucuna gelmişsin, hazırlanmışsın, enerji tavan. Motivasyon desen zirveye oynuyor. Akşam göremeyeceksin ya öğleden sonra misler gibi cüceyle oyun oynuyorsun. Mızıkçı filan ama acayip eğlenceli bir tip. Oyunları bir tarafından uyduruyor, kuralları değiştiriyor, hile yapıyor, bildiğin pislik. Benim gibi kural ve kontrol manyağına göre bir çocuk değil bu, “ben bunu istemiyorum geri alın bunu” deme şansın da yok, öyle didişip duruyoruz.

Dumur diyalog #96

Annesine el kaldıran cüceyle muhattap olmayacağımı beyan etmemi müteakip, küçük bey yanıma yanaşır; "bir daha vurmayacağım annem" der, "erkek sözü!"

İç ses : Kadına şiddetin savunucusu mu olacak lan bu herif! Erkek sözü ne lan! Var ya çok pis gerildim.
......

11 Mart 2013 Pazartesi

ntvmsnbc.com'dayım söylemesi ayıp

Özgeçmişime diyorum "sling modelliği" yazsam, baktın olmadı ntvmsnbc.com'da yazılarım çıkıyor filan desem.... Kariyerimde yeni bir sayfa açar mıyım?

Yok yok yakındır, pek ünlü bir şahsiyet olup cemiyet haberlerinde boy göstermem yakındır. Şaşırmayın diye şimdiden söylüyorum.

Ben bu gidişle celebrity filan olur, alayınızı tanımam şerefsizim!

9 Mart 2013 Cumartesi

Jaguarın üzerine vahşice atlamış leopar

Allahsız Arca! Allah tependen baksın Arca! Saat 04:18 itibariyle uykumu kaçıran ve an itibariyle götünde pireler uçuşan hain evlat ökkeş!

Bu hafta blogtan yana pek fukara geçti farkındayım. Yok Arca hastaydı yok izin kullandım derken 8 mart bile geçti gitti.

Dün "çalışmayan Yeliz'in bir günü" adlı simülasyon yaşandı. Sabahtan arkadaşla kahvaltı, sonra alışveriş, sonra uzun öğle yemeğini müteakip uzun kahve sohbeti, sonra mailler yazışmalar, derken kuaför, ardından Arca ile birkaç güzel saat ve son olarak İzmirli anneler grubunun vahşi gecesi.

Şu kadarını söyleyeyim, batmak istemiyorsak çalışmam lazım abicim! Benim her günüm bu tempoda geçse bittik biz.