9 Ocak 2014 Perşembe

iyi bir anne değilim, sadece çabalıyorum.

31 Aralık’ta Arca’ların okulu yarım gündü, eh bizimki 11:00’de okula gittiği için göndermemeye karar verdik. Sabah saatlerinde evin kapısı çalındı, karşı komşu. Dört yetişkin bir oğlanı okula gitmeye ikna etmeye çalışıyorlar, destek istiyorlar. Tuna, Arca’dan iki yaş küçük ve o an onu ikna edebilecek tek şey “hmm evet Arca da okula gidiyor bak hadi bakalım giyin hemen” cümlesi. Babası da aynen bunu talep ediyor bizden. Düşünmeden talep edilen cümleyi sarf ettim. Arca yanımda, sesini çıkarmadı, el salladı içeri girdi. 

Aradan biraz zaman geçti, benim kafama dank etti. Hassss…. Ne ettim ben?! Kodlarıma kibarlık öyle bir işlemiş ki, o an düşünmüyorum bile. Doğru mu, yanlış mı… Tek refleksim benden rica edilen bir şeyi yapmak. Ne fena.

Iy evet şimdi bu sayfayı kapatıp ardına bakmadan koşmak ve beni tanıdığını bile unutmak belki de yapılacak en doğru şey. Benim gibi kibarlık yapmana gerek yok. Zira ben olması gereken modellemeyi yapamıyorum. Ben “şöyle iyi anne olunur, çocuk böyle iyi yetiştirilir” gibi akıllar veremiyorum. 

Çünkü iyi bir anne değilim.

Ama çabalıyorum, vallahi bak. Üstün zekalı olmadığım için o an aklıma gelmiyor ama düzeltmeye çalışıyorum. Arca’nın yanına gidip yaptığımın yanlış olduğunu anlattım mesela. “Senin bugün okulunun yarım gün olduğunu ve seni okula göndermeyeceğimizi söyleyebilirdim, hatalı davrandım, Tuna’yı ikna etmek için yalan söylemem yanlıştı” dedim. 

Gerçi istediğin kadar söyle, tekrar böyle bir hata yapasıya kadar ömrü o söylediklerinin, mühim olan içselleştirmek. (hehe kelimeyi cümle içinde kullandım!)

Zihnine yerleştirmiş olduğum “anneler de kibarlık olsun diye yalan söyleyebilir, demek ki kibarlık olsun diye yalan söylenebilir” kodunu silmeyi başarabildim mi? Yoksa bilinçaltına “hmm anneler de hata yapabilir, bu iyi bir şey, ben de hata yapabilirim demek ki” tohumlarını ekebildim mi?

Ne düşündü çok merak ediyorum. Hiç yorum yapmadı sadece dinledi.

Bazen de düşündüklerini çatır çatır söylüyor. Hiç acıması yok, çekmemiş anasına :)

Meğer benim onu odasına sepetlememe çok içerlemekteymiş. Baktım açık oynuyor, ben de açık açık konuştum. Evet ya bilsin olayın iç yüzünü. Ceza filan vermiyorum. Sadece o an o ortamda tehlikeli bir şey yapmaktaysa ortamı değiştiriyor, tehlikeli olandan uzaklaştırıyorum. Ya da o anda ben çok gerginsem, sinirli ve yüksek sesle bağırıp duran bir anne olmamak için bir süreliğine yalnız kalmak istiyorum. Hem ceza değil ki, banyoya ya da karanlık bir depoya ya da arkadaki odaya filan değil kendi odana gönderiyorum, sen de odanda dergi kitap bakıyorsun, kafan dağılıyor hem benim de sinirim geçiyor. Aynen bu cümleleri kurdum. 

Anladı mı bilmem. Tek yaptığım kendi duygularımı anlatmaktı.

Öyle işte…

Kodlarına insanlığı da yerleştirebilecek miyiz, zaman gösterecek. Belki biz de ucundan kıyısından insanlığı öğreniriz.

Çocuk yetiştirmiyoruz aslında. Kendimizi yetiştirirken onlar da bir şekilde büyüyor. Ahlaklı bireylersek ahlakı, erdemli bireylersek erdemi öğrenecekler. Tabii benim gibilerin önce kendinin öğrenmesi gerekiyor:)

6 yorum:

asli@b dedi ki...

Ben en son okula gitmeyenler çöpçü oluyorlar dedim, evet dedim, pişman mıyım? köpekler gibi...
Uzun ayların, geç yattıktan sonra, 1 saat ikna çabalarının sonunda sarfettim ama gözlerini kocaman bir açışı vardı - bana rağmen, çok iyi bir insan olacağını düşündürdü - bir daha bu cümleyi kurmadım ama işin psikoloji kısmını bilemiyorum bak.

Leylak Dalı dedi ki...

Keşke herkes senin kadar anne olsa...
Bir de şu yukarıdaki 2. resim, galiba tilki uykusunda, yemek istiyorum lollipop gibi ordaki Arca'yı :)

Tuten dedi ki...

Valla time out'u hiç sevmem dogru bulmam helal Arca sana onayladı beni :))) Ya kim mükemmel ki Yeliz olabilir miyiz ki arızalarla doluyken anne oluveriyoruz birden bire değiş tonton diyemezki kendimize

yeliz dedi ki...

Oy yok yav unutur:) benimle babam senin aşure kazancısı - kalorifer kazanı imal eder - diye kızdırırlardı şimdi gülüypruz ama o zaman çok korkardım. Aşureyi hala srvem:))

yeliz dedi ki...

Evet evet yazın öğle uykusundan uyanmadan hemen önce

yeliz dedi ki...

Yavrum zaten mikemmel diilim de biraz erdemleri yüksek örnek alınacak davranışlarım olaydı diyorum. Yoksa mikemmel kim biz küm çok şkür:) mola yöntemini uygulamaya çalışmış ve sonradan pişman olmuş biri olarak ara sıra kendimi çekmenin ortam değiştirmenin kısa bir süreliğne birbirimizden uzak durmanın iyi geldiğini düşünüyorum. Ceza olarak diil kendini sakinleştirme. Yoksa ben geriliyorum ve yansıtıyorum daha kötü oluyor. Aslında en güzeli dışarı çkıp birlikte yürüyüş yapmak ama işte o gün olmadı enerji ğatlaması yaşadık:)