27 Eylül 2013 Cuma

4,5 yaş anasının anatomisi & babasının babatomisi

4 yaş anatomisinin üzerinden bir ilkbahar bir de yaz geçmiştir. Gel gör ki 4,5 yaş anatomisinin üzerinden koca bir silindir geçmiş gibidir. Yaz aylarından kalma salmışlık bir türlü toparlanamamakta, anatomi kendini tabiri caizse bok gibi hissetmektedir.


Hani geceleri çiş kaçırmalar olmayacaktı, hani bebeyi öpüp koklayıp yatağa gönderecek, sabaha kadar uyuyacaktık? Çocuk büyüyecek gece kalkmayacağız, sabahlara kadar uyuyacağız gibi gündüz düşleri görenler varsa hiç heveslenmesin bacım. Özellikle Arca gibi terden sırılsıklam olan bir çocuğunuz varsa namümkün! Anatomik yapı uykusuzluğa karşı idmanlıdır ama bir yere kadar! Gece kalkmayıvereyim deyince beben daha sonbahar rüzgarları başlamadan şifayı kapar, benden söylemesi. 

Tüm bu ızdırabı yaşayan bir anatominin “e ikinci ne zaman” gibi bir soruya az sonra cinayet işleyecek psikopat bakışı ile cevap vermesi kadar doğal ne olabilir, a dostlar? 

Anatomi yavrusunun artık büyüdüğüne karar vermiş koşmacalı oyunlara dönüş yapmanın zamanı geldiğine inanmaktadır. “Yakalayıp öpmece ve yakalayıp gıdıklamaca” oyunu hem kalori yakmaya yardımcı olmakta hem de yavrusunun iyice yorulmasına yaramaktadır, amma ve lakin babatomiye bu tür yorucu oyunlar son derece uzaktır. Duru sayesinde keşfedilen bir çiftlik oyunu son zamanların en favori arcatomi-babatomi etkinliği olmuştur. 

Babatomi 4,5 yıldır olduğu gibi hala bebesiyle uyumanın yollarını aramaktadır. Son olarak “benimle uyursan sevincimden dans ederim” taahhüdünde bulunmuş, bu taahhüdün bebeyi birlikte uyumaktan daha da soğutup soğutmadığı akıllarda soru işareti bırakmıştır. 

Anatomi, Arca’nın tırnak yemesi sorununa üzerine düşmeyerek çözüm bulacağına inanmakta, babatomi ise sert yapmaktadır. 4,5 yıldır ilk defa anatomi babatomi arasında çelişki yaşanmaktadır. İki taraf da birbirini ikna edememekte, sorun içinden çıkılmaz bir hal almaktadır. 

Ayrı ayrı arcatominin hakkından gelemeyen anatomi ve babatominin acilen bir birlik ve beraberlik paydasında buluşmaları gerekmektedir.

3 yorum:

banucd dedi ki...

tırnak yeme sorunu yaşandığı dönemde tırnaklarının arasında pislikler olabilir ve tırnaklarını ağzına aldığında karnına kurtçuklar yerleşebilir ve karnın ağrır. İstersen devam edebilirsin tercih senin demiştim de çok uzun sürmeden atlatabilmiştik. Umarım sizde de uzamaz.

Adsız dedi ki...

Üstüne gidilmemesinin doğru olacağını düşünüyorum lakin tepki verilmeyen davranışlar söner.tabi insanın sabır ve sinir sınırları dahilinde ne kadar mümkünse:) arda

ışıl dedi ki...

bizde de tırnak yeme problemdi..neler neler dedik...tırnakların içinde ki pisliklerin nelere yol açabileceğine dair tüm biyolojik sosyolojik psikolojik bilgilileri verdik..tırnağı geçtim bizde sümük yemede çok büyük sıkıntıydı..ana öğün ara öğün olarak menümüze eklemiştik..sümük ve tırnak yemenin arttığı dönemler tam da Arcanın yaşlarıydı ..şu aralara bu ikisi de çok çok azaldı 5,5-6 yaş itibari ile...benim öğrendiğim, ne dersen de kar etmiyor hiç bir şekilde gözleri korkmuyor..akışına bırakmak en doğrusu..görmezden gelip bununda bir süreç olduğuna ve geçeceğine inanmak lazım..sanırım bu tırnak yada sümük yeme olayı bi rahatlama terapi şekli onlar için :)) :) sevgiler..ışıl