3 Ekim 2012 Çarşamba

Dün aşı olduk, bugün ateş?

 Dün akşam aşı olmaya gittik. Evet grip aşısı. Bu bence biraz kurşun döktürmeye benziyor. Hayır, aşı oluyoruz, sonrasında daha beter hasta oluyoruz. Hani olmazsak daha daha beter olur muyuz? işte bundan tırstığımız için “olmayacağız” demeye cesaret edemiyoruz. Çaresiz, her yıl olduğu gibi tıbba teslim ettik kendimizi.

Arca aşı lafını duymasıyla “aşı olmayacağım” nakaratına başladı. Üstelik doktordaki muayene sırasında ortalığı birbirine kattı. Hayır ağlama değil, katiyen, bir hiper-süper-düper aktivite hali. Her şeyi kurcalama, yerinde duramama, o kadar ki doktor “ne çekti bu?” diye sorma ihtiyacı hissetti. Okulda Prozac verdiklerinden şüpheleniyorum:P

Aşı konusunda Arca ile polemiğe girmedik. Nasıl olsa hissetmeden acımadan aşı olacaktı.

Arca’nın doktorunda acayip medikal bir gereç var. Tıbbi açıklamasına bilgi birikimim yetmez ama dilim döndüğünce, bu bir silikon levha, avuç içi büyüklüğünde, üzerinde diken gibi çıkıntılar var. Bu aletin dikenli tarafını koluna bastırıyor, hissettiğin sadece çok sayıda iğneciğin tenine değmesi, bunların arasından iğneyi batırıyor ve hiç acı hissetmiyorsun. Galiba aynı anda bir çok yerdeki sinir uçlarına benzer iğne dokunuşları yapıldı mı iğnenin acısını hissetmiyorsun… ya da işte böyle bir şeyler (iyi ki doktor olmak için girdim fen lisesinde aklım başıma gelmiş de mühendisliğe dönmüşüm, yoksa sağlık sistemimizi hükümetten önce ben göçertirdim kesin:P)

Nitekim, çiçekti böcekti, derken aşıyı oldu. Sonra biz olduk. Dönüş yolunda, “heheh aşı olmadım” diye böbürleniyordu saf oğlan. “Nereden biliyorsun?” “Hissetmedim ki?” “Biz de hissetmedik ama bak yuvarlak banttan taktı doktor hepimize, n’aber?” … Ses kesildi.

Surat ifadesinin Türkçe mealini büyük bir keyifle veriyorum: “haasss olduk mu lan aşıyı? nasıl olduk be? hissetmedim? hissettim mi yoksa? ulan kolumda bant var, oldum galiba? hayır olmuş olamam, acımadı, nasıl acımadı. Büyücü mü lan bu doktor. Yok yok olsam hissederdim, hisseder miydim?” Sonra bana dönüp “HAYIR AŞI OLMADIM!” şeklinde inkarları oynadı. Yine polemiğe girmedik.

Ve bugün bam!!! ATEŞ! Önce aşıdan mı dedik, doktor yok dedi. Eh enfeksiyon da olamaz, eni konu muayene edildi dün cüce. Üşütme olabilirmiş. Aaa başlayacağım artık ama ! Aşı değil mi korusun kardeşim çocuğumu! Dün bir bugün iki! Şimdi sen Arca’ya boşuna anlat dur, yok aşı korurmuş, yok hasta olmayacakmışsın. Allahtan polemiğe filan girmemişiz, aşı olduydu olmadıydı diye. Bir de ikna etseydik aşı olduğuna, artık kafamızı yerdi “aşı oldum işe yaramadı” diye: )

Not: Fotoğraflar konumuzdan bağımsız, hafta sonundan kareler... Agora'daki oyuncakların demo görüntüleri olanlarına bindiriyorum, bir saat kendisi araba yarıştırıyor sanıyor böylece kartın kredileri cepte kalıyordu. Bu hafta biraz akıllanmış olacak, zırt pırt niye görüntü gidiyor diye sordu. Mecbur dışarıdaki arabalara bindirdim. Tüh ya iyi oluyordu, bedavadan çıkıyorduk oyun alanından:P

2 yorum:

Nil dedi ki...

Merak ettim şu silikon levhayı. benim gibi iğneden korkan biri için biçilmiş kaftan.
Acayip tongaya düşürmüşsünüz Arca yı.

Adsız dedi ki...

yelizcim prozac depresyon için değil miydi dengesiz hiperaktivite yapan ecstasy galiba:) ay +18 şiddet korku ve cinsel ögeler içerir diye rtük kapatacak şimdi bizi mercan