26 Eylül 2011 Pazartesi

Farklılıklar

Eskilerden bir yazlık anısı.

Ablam da ben de büyük çocuklardık, belki ablam genç bir kızdı, hatırlamıyorum. O zamanlar yan komşumuzun büyük oğlu benim arkadaşım, bizden epey küçük bir oğlan çocukları daha var. Bu küçük çocuk sanırım 2 yaşlarında filandı. Sık sık da bize geliyorlar, biz bakıyoruz ona. Yine bir gün canımız sıkıldı, bu ufaklığı kız kılığına soktuk. Tırnaklarına ojeler, yanaklara allıklar, ruj vs… Benim eteğim var, beyaz üzerine yeşil yoncalar, hala çok net hatırlıyorum, giydirdik, kolye bilezik takıp takıştırdık. Bir güzel dans ettiriyoruz, kıyamam çocuğu maskara ettik.
Yetmedi, komşu komşu geziyoruz. Tam bu sırada babası geldi. Bir kızdı bize. Fazla bir şey de söyleyemiyor ama eminim içinden bizi bir temiz dövmek gelmiştir. Adamın öfke dolu gözleri hala gözümün önünde.

Tabii erkek evladını kız kılığına soktuk! Çok büyük bir suç işledik ! Şimdi düşünüyorum, masumca bir oyundu bizimki. 2 yaşında bir çocuğa homoseksüellik aşılamak gibi bir amacımız yoktu. Bir defalık böyle bir oyundan 2 yaşında bir çocuk homoseksüelliği seçer miydi, ya da seçse ne olurdu?

Nereden mi aklıma geldi? Evren’in bu yazısına yorum yazarken.

Arca geçtiğimiz günlerde annesinin çiş yapmaya yarayan organının kendisininkinden farklı olduğunu fark etti. Hep bir pipidir gidiyordu, “senin pipin yok!” dedi. Allahım ne büyük eksiklik! “Evet yok ama benim de ….” Dedim ne isim vereceğimi şaşırdım. Hatta Nurturia’da sordum. Gelen cevaplardan biri “nasıl olsa büyüyünce milyon tane isim takacak, sen şimdilik k.u.k.u de geç” hala hatırladıkça gülüyorum.

Neyse k.u.k.u.da karar kıldık, konuyu kapattık şimdilik. Arca ara sıra "kızların kukusu var, erkeklerin pipisi var" konulu monologlarla konuyu pekiştiriyor :)

Arca bazen benim kadınlara özgü aksesuarlarıma ilgi gösteriyor. Mesela kolye varsa mutlaka o da takıyor ya da takı kutusuyla oynuyor. Geçenlerde sütyenimi taktı. Ama hiç ruj sürmek istemedi. İyi hadi ben sürmediğim için olabilir ama oje de sürmek istemedi. Üstelik ilgisiz değil, halasının kırmızı, Ümidinin sedefli ojelerine hayran.

Peki ya istese ne olur? Ruj sürüp sokakta dolaşmak istese, “ben kız olmak istiyorum” dese… Biz de o komşu çocuğunun babası gibi tepki gösterir miyiz? Ya da telaşlanır mıyız?

Bir de şu açıdan sorayım, bizim toplumumuzda “erkek fatma”lar bir şekilde kabul görüyor ama farklılığını ortaya koyan erkek olsa… Anne baba hoşgürü ve kabullenişte çocuğunun yanında olsa bile ya toplum?

Eşcinsel olduğunu yurtdışına taşındıktan sonra öğrendiğim bir tanıdığım var mesela, hep o gelir aklıma, “kendini” yaşayabilmek için, “kendini” bu toplumdan ayırdığını düşünürüm hep ve ne yazık ki “iyi yaptı, kendi için iyi olanı yaptı” derim.

Benim bile böyle düşünmem ne kadar üzücü değil mi?

5 yorum:

nil dedi ki...

Berk'ten önce homoseksülüğe öcü gözüyle bakan biriydim,bir de hep derler ya,kınadığın başına gelir.Bu soruya cevabı çok düşündüm,Berk olsa... şimdi utandığım mide bulantım olamaz kendi çocuğuma.Belki bu noktaya gelmek için yani benim gelmem için,anne olmam gerekti.Babamızla bu konuyu konuşamayız bile,onun oğlu olamaz.Tercih etmem tabiyki ama olsa da ağıtlar yakmam.O benim oğlum,seçimleri kendisine ait.Bu noktadayım artık,şimdilik mi bilmiyorum.

Berk de kolyeleri istiyor,hello kityi seviyor,pembeyi de seviyor ama babamız karşı çıkıyor.Hatta aldığım pembe tişortu giydirecektim okuldaki dgününe ama arkadaşı pembe ile ilgili dalga geçiyor kız rengi diye.Mahalle baskısı var üzerimde:)

nil dedi ki...

bir de homoseksüel yazabilseymişim:))))

yeliz dedi ki...

hiç öcü gibi görmedim ama çok üzülüyorum, bu toplumda yaşamak zorunda olanlar için.

ama üzüldüğüm için bile kızıyorum kendime...

seni nurturiada arıyorlar yavrım?

nil dedi ki...

Allahım,deli gibi takipçisi olduğum blogger bana kendi blogunda not yazıyor,koptum:))))))

nurturia sen başka şeysin:)))Yeliz:))))

yeliz dedi ki...

hahah, bugün esraya mesaj atmak için girdim nurtiye, seni sormuş Gamze, bırcı yimiş seni yine puhahah:) blog köşelerinde geizyor diyecektim:)