22 Kasım 2010 Pazartesi

Arca ilk defa ...

Hayatımın en güzel tatiliydi! Detaylara girmeyeceğim, özetle... aile, arkadaşlar, Elvan, pastırma yazı, dinlenme, Arca, Arca, Arca ...

Ne çok ilkler yaşadı!

Sincap gördü.

Kahvaltıya gidelim demek bizim için Gizli Bahçeye gidelim demek. Çok hızlı bir servisi ve nefis kahvaltısı var. Asırlık ağaçları, Atatürk’ün kahve içtiği tarihi kamelyayı ve şanslıysanız – ki biz şanslıydık - ağaçlarda sincapları görebilirsiniz. Zamanı ise dalından mandalina toplayabilir, toplayan köylüleri seyredebilirsiniz. Arca’nın deliksiz uyuduğu ve geç kalktığı tek gecenin sabahında, hazır Elvancım da bizimleyken ve hava muhteşemken kahvaltıya gitmeye karar verdik. Arca genelde sabahın köründe kalktığı için kahvaltı organizasyonuna ancak ara öğünü denk gelirdi, bu defa bizimle kahvaltı etti. Bak bu da bir ilk : )

...................................................................

Dut kurusu yedi, hem de Cansu’nun elinden!!

Bizim ara öğün zulamızda kayi (kayısı) ve üyum (üzüm) vardı, onlarınkinde dut. Arca yemeye, Cansu yedirmeye bayıldı.

...................................................................

Çizgi film izledi. Mickey Playhouse! Ve aşık oldu. Bayram harçlıkları ile Mickey ve Donald oyuncakları satın aldı. Onlarla uyudu, onlarla yemek yedi, onlara yemek yedirdi, onlarla gezdi, mıçtı… “hey bilgili!” demeyi öğrendi. Bittiğinde hüngür hüngür ağladı, teselliyi yine oyuncaklarında buldu. (evet daha bu yaşta o çarkın içine biz de girdik, ha ben10 ha kayyu - mu ne - ha mickey? hiç farkı yok, sadece çizgi filmi izlemekle kalmıyorsun oyuncağını da alıyorsun. Zaten hediye gelmiş mickeyli nevresim takımımız vardı, şimdi tam oldu! bakalım daha neler göreceğiz!)

...................................................................

Birkaç saniyeliğine de olsa televizyona çıktı.

Çok güzel dostlar edinmemizi sağlayan Nurturia ailesinin Kanal D ana haber bültenindeki tanıtımında video lazımdı, Damlaya göndermiştim, birazında görünüyor. Hehe celebrity anası oldum yav!!

...................................................................

Tavşan gördü, hatta peşinden koştu, düştü, yılmadı bir daha koştu.

...................................................................

Ve son olarak at sevdi ve bindi!
Pazar günü iki saatlik öğle uykusunu almış ve dinlenmiş olarak yemeğini yedi ve atları görmek için yola çıktık. Falabella’da Cansularla buluştuk.

İşte atlarla Arca’nın öyküsü…


Önce heyecanla ama sakin sakin yaklaştı, “bin! Bin!” diye talebini dile getirdi. Açık konuşayım biz sevebileceğine bile ihtimal vermedik.


Kafasını çitlere dayayıp uzun uzun seyretti. Ortamı kokladı.

Arada çimlerde koşturup oynadı. Sonra yine atlar geldi aklına, önce babasının kucağındayken sonra da kendi başına sevdi, okşadı.



Yine tutturdu “bin! Bin!” diye, “emin misin?” dedik, “EMİN!” dedi ve bindi!! 3 tur attı. Öyle mutluydu ki… Sabah çok özlediği Ümit teyzesine anlatıyordu “at! Bin! Dıgıdık!”

11 yorum:

Tuğçe dedi ki...

Günaydın Yeliz,
Arca'nın atlarla ilişkisine bayıldım.Cansu'yla dut kurusu götürmelerine de...
Haa ben izlemiştim o haberi, Arca'yı da tabii...celebrity Arca :)

laleninbahcesi dedi ki...

daha bir çok ilklere imza atacak Arca... hep böyle keyifle olsun onlarda... Dut jurusu bayılırımmm

Adsız dedi ki...

ne guzel en azindan sizin tatiliniz guzel gecmis,
at sevgisi baska bisey gercekten, cok optum Arcayi

kuzunun annesi dedi ki...

Aslan Arcam , İzmir Nurturiacılarının İzmir temsilcisi. bende segrettim , insan gurur duyuyor be :)

zero dedi ki...

O eli cebinde cool pozunu yerim ben:)) çok artist bir beyefendi yetiştiriyorsun haberin ola arkadaşım:)))

yeliz dedi ki...

merhaba tuğçe,
özlüyoruz seni ve duruyu:)
haberi izlemene sevindim minicik ama hoşuna gidiyor insanın:)

yeliz dedi ki...

ya sevgili lale o dut kurusu ne güzel birşeymiş, bizim pek adetimiz değildi, arca bayıldı alacağız bundan sonra

yeliz dedi ki...

kirazım ben korkuyorum her hayvandan olduğu gibi:) ama onun sevmesine yaklaşmasına hayran kaldım

yeliz dedi ki...

aa hayat doğru sadece izmiri temsilen arca vardı di mi:) hehe sağolasın

yeliz dedi ki...

çok cool cidden :) zerencim yeni yazını okumak için öğle kahvemi bekliyorum:)

Gulcin dedi ki...

Arca yerim ya! vallahi ben habire bu eski yazilari okudugumdan sanki arca su anda da bu yastayymis gibi hisseteye basladim yeliz :)